6 Kasım 2014 Perşembe

Gül ve Avcı-Asude (Yorum)

Yayınevi: Ephesus Yayınları
Sayfa Sayısı: 464
Goodreads Puanı: 4.65 (77 oylama)

Bir başkaldırıdır aşk... Önce isyancısını yıkar!

Bir Erkek...
Varlığı hem tehlikeli ve korkunç, hem de sonsuza değin güçlü ve korunaklı... Onun karşı konulmaz etkisine kapılan bir kadın sıcak bir gülüşüyle ısınabilir, mavi gözleriyle sonsuz bir denize açılabilir, siyah saçlarıyla zifiri bir geceye korkusuzca dalabilirdi. 

Ona yaklaşmak ise ateşe çırılçıplak yürümek demekti.

Bir Kadın...
Hem bir kraliçe kadar sarsılmaz, hem de titremeye hazır bir yaprak gibi ürkek ve utangaç... Bir erkeği masumiyetiyle prangasız tutsak edebilir, incindiğinde ise bütün dünyaya kafa tutabilirdi. Kalbi ve masumiyeti acımasızca ihlal edildiğinde artık onun için ateşe yürümek zamanı gelmişti.


Kadın ateşten korkmuyordu, çünkü çoktan yanmıştı.

BENİM YORUMUM

Merhabalar.
Nasılsınız?
Ben mutluyum. Neden serseniz kaç zamandan sonra tarihi romans okudum. Tarihi romansları pek bir seviyorum nedense. Ve dokunaklı kitaplarda olmadığı kadar tarihi romanslarda ağlıyorum. o.o
Biliyorum. Garip bir insanım...

Kitabın konusunu diğer tarihi romanslardan daha orjinal buldum. Çünkü diğer tarihi romanslarda kitabın baş kahramanı ilk bölümden bekaretini kaybetmiyordu. 
İsimlerle anlatmak istersek, Baş kahramanımız Evelyn Rosa Drummond babasını bir yangında kaybettikten sonra onu himayesine alan manevi Desmond amcasıyla beraber dedektiflik yapmaktadır. Tabi amcasından yardım alan insanların ismini öğrenmeden. Veya amcasına gelen müşteriler onu görmeden. Evelyn bir gün Des amcasının oğlu Tobias'ı bulmak için gittiği dövüş kulübünde hayatını değiştirecek olan adamla tanışır. Harewood Dükü Julian Benedict Wharton. Ve bu adama yoksul bir hanın ikinci katındaki kirli odada bekaretini verir. Ertesi sabah kalktığında Julian'ın bir miktar para bırakıp gittiği görür. Ve kendine bir fahişe gözüyle baktığını anlar.
Aradan bir müddet zaman geçtikten sonra amcasına yeni bir müşteri gelir. Bu müşteri amcasından Wharton'ın karısını öldürmüş bir katil olduğunu ispat etmesini istemektedir. Bu amaçla girdikleri yolda Evelyn Dük'ün malikanesine minik kahramanımız olan Albert'ın bakıcısı olarak işe girer. 

Böyle bir olayımız var işte. Konusu bana göre çok güzel. Çünkü daha önce de dediğim gibi hangi tarihi romansta kitabımızın kahramanı olan kadın bekaretini ilk bölümden kaybediyor?
Veya hangi tarihi romansta baş kahraman olan erkeğin oğlu var?
Bir Türk yazar olarak Asude abla müthiş bir tarihi romans çıkartmış diye düşünüyorum. 
Evelyn tıpkı bir kedi gibiydi. Uysal fakat sinirlendiğinde gözü dönen bir kedi. Dük'e cevap vermeyi göze alan bir kedi uysal mıdır sizce? Ahah. Tabi ki hayıır. 
Ayrıca kitabın isminin ne anlama geldiğini kitabı okurken anlayacaksınız. O kadar muhteşem bir isim olmuş ki. Hele de içerikle o kadar uyumlu olması. İçerikle uyumlu kitap isimleri koyulmasını çok seviyorum ya. ^^

Ayrıca tarihi romanslar çok güzel olmuyor mu sizce? Şu aşkın itiraf edildiği bölümde hep göz yaşlarım akıyor. Ayrıca bir de karakterlerin salaklık yaptığı zamanlarda ben onlardan daha çok kızıyorum, kızmakla kalmıyor karşı tarafı düşünüp onun yerine ağlıyorum da. :D *anlayacağınız üzere bu blogger baya bir ağlak..*

Tarihi romans sevmeyenler bile bir şans vermeli diye düşünüyorum. Çünkü kitabın içinde hem aşk hem aile *ki bu cidden önemli, çünkü aşk konulu kitaplarda aileye pek değinilmiyor.* hem de polisiye var. 

Kitabın açılışında yer alan Shakespeare'den alıntı beni direk içine çekti zaten.
"Cehennem boş, çünkü bütün şeytanlar burada."


"Gerçek aşk, hayalet görmekle aynı şeydir. Herkes sözünü eder, ama kendisini gören çok azdır."

"Bir kadının aşkına sahip olmak ise sana fazla gelir. Bunu hak edecek biri değilsin. Bundan sonra seni sevmekten vazgeçiyorum!" 

4 Karavan: Beğendim. Okumalısın 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder